sayaç

Ziirat - Tarım Bilgileri ile Fotograflar







  EKONOMI

ZİRAAT -TARIM


Tursun köy halkı, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlamaktadır. Kooperatifler kurulmadan önce köyümüzün halkı ağaç saban ile tarlalarını çalışıyordu ama bu sadece insan ve hayvan gücüyle olan bir çalışmaydı. Bu yıllarda kimin çok tarlası varsa ırgat tutarak tarlalarını çalıştırıyordu. O zamanda en yoksul olan bir kişinin birkaç ar tarlayla ancak geçimini sağlıyordu bir de öküzü ve atı da yoksa, tek inekle çift sürmek zorunda   kalırdı. Eskiden tarımla uğraşmak pek kolay değildi, çünkü ağır yük altında tek ineği boyunduruğa koşarak çift sürmek bu koşullarda insanı yıprattığı gibi koşulan hayvan da yıpranıyordu. Hele bazı fakir kişinin koştuğu inek biraz zayıf ve güçsüz ise o zaman sahibi onunla birlikte çifte koşulursa o vakit olanlar oluyor, her ikisi de çok güç durumda  kalıyordu. O yıllarda: ilkyaz gelince buğdaylar altın sarısı olmaya başlayınca orak vakti gelmiş demektir. Eskiden buğdaylar orak ile biçiliyordu. Biçilen buğday ve arpalar demet yapılarak daha sonra bir yere toplanır, dokuz alma dediğimiz şekilde demetler bir araya toplanarak hepsi dokuz alma yapılıyordu. Dokuz alma’daki demetler toplanarak yerlere bir harman yapılır, inek ve atı bir boyunduruğa koşup, ağaçtan yapılmış altına kesici aletler konmuş çakmak taşları vs. konmuş aletlerden yapılırdı. Bu düvenin üzerine koşulu hayvanları idare eden bir kişi bulunurdu. Zaten üzerinde ağırlık olması gerekir. Arzu eden küçük çocuklar düvene bindirilir ve bu işten çocuklar zevk alırlardı.Günebakan vakti gelince de yine tarladan kalpaklar kesilerek eve getirilir ve bir imece yapılarak kalpaklar sopa ile dövülerek günebakan çekirdeklerini temiz bir hasır yahut ta herhangi büyük bir muşamba üzerine yayılarak kurutulurdu. Güzelce kuruduktan sonra çekirdekleri kuru çuvallara doldurarak satılırlar.


1944 yılından sonra da Ziraat Kooperatifleri hemen – hemen kurulmaya başlamıştır. Köyümüzde ise Ziraat Kooperatifi 1948 yılında kurulmuştur. İlk olarak Kooperatife durumu kötü olanlar üye olmuş, sonra tarlası az olan fakirler üye olmuşlar. Bir türlü bu tarlayla geçimini sağlayamazdı. Köyümüzde ilkten de fakir olanlar TKZS’ye üye olarak ta çalışmaya başlamışlardır. Kooperatife üye olanlardan birkaçı:
Topçu İsmail, Boşnak Sabri, Genç Osman’ın Zekeriya, Köseler, Germanlar ve Hatip Hasanlar. Şimdi ise Kooperatifin geçmişi ile şimdiki  durumunu ele alalım, ama ne yazık, şimdiki demokrasi usulü olan bu zamanki hayatı, yani geçmişi mukayese etmiş olsak, öyle sanıyorum ki geçmişteki durumumuz bence daha iyi idi. Sadece aradaki fark şu ki, vakti hali yerinde olanlar fakir fukara eşit hakka sahipti. Ben de şu kadarını anladım, kimin eğer eskisi gibi tarlası fazla ise onun durumu diğerlerine bakarak yine de iyidir. Eskiden Kooperatif varken her neyse aç kişi hiç yoktu. Kim çalışırsa karnı doyardı. Şimdi ise ne oldu?
Kooperatif’in ilk kurulduğunda sanki bir reklam amacı olan ilk kooperatife üye olanlara bedava öğlen yemeği ve gıda maddeleri olarak ay çiçeği, çuvallar dolusu şeker, bal, tahıl ve mısır verirlerdi. Diğer köylülerde bu yapılan yardımları ve bolluğu görünce hepsi birlikte çorap söküğü gibi birbiri ardından TKZS’ye üye olmuşlardır
Demokraside ise şimdi köyün içine girilmiyor. Bir sükunet kaplamış her tarafı, bir sessizlik kaplamış ortalığı, simsiyah bir bulut sanki. Bu bulut hiç sıyrılmayacak gibi görülüyor, çökmüş bir sessizlik etrafa, köyüme, benim şirin köyümün üzerine. Kooperatife hiç üye olmayanlar da varmış ama bu toprak ağaları ilkten biraz direnmişler, nafile. Boşuna ayak diremişler. Sonra kendileri tıpış - tıpış gönüllü olarak hiç engellenmeden kooperatife üye olmuşlar.







Tursunköyde Vehbi Mehmet'in onbaşısında bulunan kadın ve erkek işçiler alaf çevirme esnasında hatıralık fotografta görülüyorlar

Bir grup erkek Lahana tarlasını sularken görülüyorlar

İşte yine bir grup kadın Ahududu toplarken görülüyor.

Tursunköyde Tarımda çalışan bir onbaşında bulunan kadınlar bir hatıralık resiminde bir arada bulunmaktadırlar . 

 














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder